Zespira® nedir? Hangi hastalıklarda kullanılır?

Zespira® T.C.Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış bir ilaçtır. Astım, astım bronşit, hırıltılı çocuk, alerjik rinit (alerjik nezle) gibi hastalıkların tedavisinde kullanılır.

Zespira®’nın kaç farklı şekli vardır? Nasıl kullanılır?

Zespira®’nın dört farklı şekli vardır.

1. 4 mg saşe formu: Akşamları bir kaşık püre, yoğurt veya yemeğin üzerine dökülerek verilir. Su ile verilmez.
2. 4 mg çiğneme tableti: Akşamları çiğnenerek alınır.
3. 5 mg çiğneme tableti: Akşamları çiğnenerek alınır.
4. 10 mg çiğneme tableti: Akşamları yutulur.

İlaçların hangisi olacağına hastanın yaşına göre karar verilir. Doktorunuz hangi ilacı kullanmanız gerektiğine karar verecektir.

---

Prof.Dr.Ersoy Civelek online görüşme randevu: 0532 1528752

---

Zespira®’nın yan etkileri nelerdir?

Kullanım kılavuzunda çok farklı yan etkiler görebilirsiniz. Bunların çok büyük bölümü çok nadir ve önemsiz yan etkilerdir.

Çocukların az bir bölümünde bazen hafif karın ağrısı veya hafif baş ağrısı olabilir.

Gece korkuları ve kâbus görme dikkate alınması gereken bir yan etkidir. Bu yan etki nadir görülür ve kalıcı değildir. Zespira® kullanan çocuklarda kâbus görme ve gece korkuları ortaya çıkarsa doktora haber verilmeli ve ilaç kesilmelidir.

Yaygın olmayan yan etkiler

(İlacı kullanan 1.000 kişi varsa, 1’den fazla 10’dan az kişide görülebilecek yan etkiler):

• Yüz, dudak, dil ve/veya boğazda şişme dâhil yutma güçlüğü veya nefes alma güçlüğüne yol açan alerjik tepkiler
• Davranış ve ruh hali değişiklikleri: saldırgan davranış veya düşmanlık içeren gerginlik hali (ajitasyon), depresyon
• Nöbet

Seyrek yan etkiler

(İlacı kullanan 10.000 kişi varsa en az 2 kişide en fazla 10 kişide görülebilecek yan etkiler):

• Kanama eğiliminde artış
• Titreme
• Düzensiz kalp atışı

Çok seyrek yan etkiler

(İlacı kullanan 10.000 kişi varsa 1 kişiden az kişide görülebilecek yan etkiler):

• Grip benzeri hastalık, kollarda veya bacaklarda uyuşukluk veya karıncalanma, akciğer belirtilerinde kötüleşme ve/veya döküntü olaylarının kombinasyonu (Churg-Strauss Sendromu)
• Düşük kan trombosit (kan pulcuğu; kan pıhtılaşmasını sağlayan kan hücresi) sayısı
• Davranış ve ruh hali değişiklikleri: Halüsinasyonlar (gerçekte var olmayan şeyler görmek) disoryantasyon (zaman – mekan bilincini yitirme), intihar düşüncesi ve davranışı
• Akciğerlerde şişme (iltihaplanma)
• Hepatit (karaciğer iltihabı)
• Hiçbir belirti vermeden de ortaya çıkabilen aniden ortaya çıkan şiddetli deri reaksiyonları (eritema multiforme)

Zespira®’nın kullanım kılavuzuna buradan ulaşabilirsiniz.

Zespira®’nın içinde ne var?

Zespira®’nın içinde MONTELUKAST SODYUM isimli bir etken madde vardır. Ayrıca bu etken maddenin ilaç haline gelmesini sağlayan bazı yardımcı ve koruyu maddeler ve tatlandırıcılar bulunabilir. Ama esas etken olan ve hastaları tedavi eden madde “montelukast sodyum”dur. İçinde montelukast sodyum olan başka ilaçlar da vardır.

İlaç etken maddesi ne demektir?

İlaçların eczanelerde satılırken üzerlerinde büyük harflerle yazan piyasa isimleri vardır. Örneğin Aspirin® gibi. Birde o ilacı içindeki etken madde vardır. Aynı etken madde farklı şirketler tarafından farklı ilaçlar olarak üretilebilirler.  Örneğin Aspirin®, Ecopirin®, Dispril®, Coraspin® farklı şirketler tarafından üretilir ama hepsinin içinde “asetilsalisilik asit” vardır. Yani etken maddeleri aynıdır.

Zespira® nasıl etki eder?

Zespiran® nın içindeki Montelukast sodyum vücutta devam eden iltihabi durumu (inflamasyonu) azaltmaya yarayan bir ilaçtır. Bu ilaç “Lökotrien Reseptör Antagonisti (LTRA)” denilen ilaç grubundandır.

Lökotrienler vücutta iltihabi durumun (inflamasyon) ortaya çıkmasına ve devam etmesine neden olan çok sayıdaki maddeden biridir. Löktotrienler ortaya çıktıktan sonra hücrelere etki etmek için hücrelerin üzerinde bulunan kendilerine özgü algaçlara (reseptörlere) bağlanırlar. Bu bağlanma sonucunda hücreye etki ederler ve hastalarda nefeste sıkışma, nefes darlığı ve balgam gibi şikayetler ortaya çıkar.

Zespira® lökotrien isimli maddenin hücreye etki etmek için bağlanması gereken algaç (reseptörlere) bölgesine bağlanarak lökotrienlerin hücreye bağlanmasını engeller. Böylece nefes darlığı, bağam gibi şikâyetler azalır.